14.10.2014 Salı

Bugün yürüyerek şehrin en popüler yeri olan Georgetown’a giderken yolda kırmızı bisikletleri gördüm. Bu kiralanabilen bisikletleri ilk defa Barselona’nın turistik bölgesinde görüp, fikri çok beğenmiştim. 2-3 yıl evvel İstanbul’a da geldi. Fenerbahçe – Maltepe arasında sahil yolunda değişik istasyonlar kuruldu bizim sarı bisikletler için. Bilhassa hafta sonları insanlar çok kiralıyorlar. Buradakilerde kırmızı. Şehir merkezinde ve turistik bölgelerde kiralama istasyonları var. Yalnız turistler değil Amerikalılar da kiralıyor. Kiralaması kolay ve ucuz. Üstelik şehrin içinde bisiklet yolları mevcut ve arabalar bu yolları ihlal etmiyor. Bisiklet sürücüleri de kurallara uyuyor. Zaten şehirde bisiklet kullanma oranı da çok artmış. Spor yapanların dışında işine gitmek için bisiklet kullanan gençlerde var.

Georgetown benim çok sevdiğim bir bölge, bizim Bağdat Caddesi gibi. Geniş bir bulvarın etrafında genelde lokantalar, barlar ve şık mağazaların yer aldığı tam bir açık hava alışveriş merkezi gibi. Bu bulvarın paralelindeki yollarda ise genelde 18. yüzyıldan kalma bahçeli iki katlı evlerin yer aldığı şirin sokaklar vardır. Georgetown’ı ortadan kesen M caddesinden sola dönerseniz Potomac nehri kenarında küçük bir limana varırsınız. Limanın etrafı şık evler, lokantalar, sinemalarla çevrili olduğundan gece hayatının kalbi sayılır. M caddesinden batıya gittiğinizde ise Georgetown Üniversitesinin kampusüne ulaşırsınız.

İnsanların bazı alışkanlıkları vardır. Eskiden de Georgetown’a indiğimde “Dean&Deluca”da yemek yer, biraz dolaştıktan sonra en sevdiğim kitapçı olan “Barnes and Nobles”a girip kendimi kaybederdim. Kitap aldıktan sonra ikinci kattaki Starbucks’ta kahvemi alır, kitabın ilk sayfalarını o ortamda oturup okumaktan zevk alırdım. Ama bugün öğrendim ki “Barnes and Nobles” geçen yıl kapanmış. O güzelim üç katlı binada şimdi “Nike” mağazası var. Ne kadar üzüldüğümü anlatamam. Tabii ki şehrin başka yerlerinde şubeleri var, ama burası benim için özeldi.